Tavşan_Tutkusu
New member
Uçmak daha kolay olamazdı. DJI Neo manevralarını otomatik olarak gerçekleştirir. Kullanıcılarınızın uzaktan kumandaya bile ihtiyacı yok. Üretici, selfie drone'ya, yalnızca profesyonel cihazlarda bulunabilen pek çok teknoloji ekledi.
Son yıllarda birçok drone’u test ettik. Bu cihazların fotoğraf ve video kayıtları bu süre zarfında giderek daha iyi hale geldi. Her şeyden önce üreticiler, drone'larının uygun kontrolörlerle kontrol edilmesini giderek daha kolay hale getirdi. Ancak DJI, yeni Neo modeliyle bu durumu en uç noktalara taşıyor: Bu drone artık uzaktan kumandaya ihtiyaç duymuyor.
DJI Neo, Dolomites'te birkaç gün süren kapsamlı bir yürüyüşte bize eşlik etti. Bir drone uçuşu genellikle biraz çaba gerektirir. Öncelikle kullanıcının başlamak için uygun bir yer bulması gerekir.
Daha sonra pervane kolları katlanır ve drone çalıştırılır. İlgili kontrol cihazının da açılması ve ardından bir kablo aracılığıyla bir akıllı telefona bağlanması gerekir.
Şimdi, acil bir durumda otomatik olarak başlangıç noktasına geri uçabilmesi için cihazın yerini tespit edecek yeterli uydu bulmasını beklersiniz. Dağ yürüyüşüne çıkmak, katılan herkes için bir mola anlamına gelir.
DJI Neo çok daha az dikkat gerektirir. Avucunuzun içine yerleştiriyorsunuz ve drone üzerindeki bir düğmeyi kullanarak DJI'ın Quick Shot adını verdiği otomatik uçuş modunu seçiyorsunuz. Kısa bir geri sayımın ardından otomatik olarak başlar ve birkaç saniyeliğine uçuş manevrasını gerçekleştirir. Kullanıcıyı filme alıyor ve ardından otomatik olarak uzatılan elin üzerine iniyor. Bir drone uçuşu aslında daha kolay olamazdı.
DJI Neo birçok açıdan gerçekten olağanüstü. İlk kez kaldırdığınızda, kullanıcı ne kadar hafif olduğuna şaşırıyor – kusura bakmayın – çok hafif. 135 gram ağırlığıyla üreticinin açık ara en hafif drone'udur.
Aynı zamanda daha büyük bir ceket cebine de sığar. Aralarından seçim yapabileceğiniz altı farklı hızlı çekim sunar. Drone, kullanıcıyı sabit bir mesafeden kolaylıkla takip edebilir (Follow) ve belirli bir açıyla kullanıcıdan hızla uzaklaşarak havaya doğru (Dronie) hareket edebilir. Veya onun etrafında döner (Daire), dikey olarak yukarıya doğru uçar (Roket), onu resmin ortasında hareketsiz tutar (Spot Işığı) veya önünde uçar (Yön İzi).
Bunun gibi hızlı atışları bir kontrol cihazıyla manuel olarak uçurmak istiyorsanız, çok fazla pratik yapmanız gerekir. Drone'a yeni başlayanlar, oldukça profesyonel görünen video sonuçlarından daha da memnun kalacaklar.
4K çözünürlükte drone filmleri
Neo, saniyede 30 kare hızında yüksek 4K çözünürlükte film çeker ve sonucu 22 gigabaytlık dahili belleğinde saklar. Buradan bir USB-C kablosu kullanarak bilgisayara kopyalanabilir veya WiFi aracılığıyla akıllı telefondaki DJI uygulamasına taşınabilirler. Bu arada, kablosuz olarak şaşırtıcı derecede hızlı çalışıyor.
Yön İzlemeler haricinde tüm uçuş modları çok iyi, bulanık olmayan video sonuçları üretti. Yön takibi sırasında drone'a yaklaştığımızda oldukça sarsıntılı bir şekilde geri çekilmekten rahatsız olduk. Video daha sonra garip bir pompalama etkisi gösterdi.
DJI aslında kamerayla nesneleri takip etme konusunda oldukça fazla deneyime sahip. Aslında bu drone tamamen bunu yapmak için tasarlandı. Yalnızca kullanıcıyı kamera aracılığıyla yakaladığında otomatik olarak başlar. Bu nedenle drone kalkıştan önce uygun şekilde hizalanmalıdır.
Uçuş modları, örneğin daire çizerken daha büyük bir yarıçap istiyorsanız veya izleme modunda mesafenin daha büyük olmasını istiyorsanız, DJI akıllı telefon uygulaması kullanılarak hafifçe yeniden ayarlanabilir.
Ancak başlamadan önce bu ayarlara dikkat etmeli ve ortamın bunlara uygun olduğundan emin olmalısınız. Diğer modellerin aksine DJI, Neo'da engellerden kaçınma sensörlerinden tamamen vazgeçmiştir.
Bir ağaca olan mesafeyi yanlış hesapladık ve drone'un yeşilliklere doğru uçmasına izin verdik, bunun üzerine drone dört metre aşağıya düştü. Drone çok hafif olduğundan ve pervaneleri plastik korumayla çevrelendiğinden, herhangi bir sonuç olmadan düşmeden kurtuldu.
DJI Neo'yu 199 Euro'ya satıyor. En azından bu nedenle bazı sensörler eksik. Hafif olmaları ayrıca onları rüzgara karşı diğer modellere göre daha savunmasız hale getirir. Testimizde havada çok az stabilite gösterdi ancak görüntü sabitleme nedeniyle bu durum videolara pek yansıtılmadı.
Sadece rüzgar kuvveti 4'e kadar uçabiliyor. DJI uçuş süresini 18 dakika olarak belirtiyor ama gerçekçi olmak gerekirse daha çok 13 dakika gibi. Tek bir pil şarjıyla yaklaşık bir düzine hızlı çekim gerçekleştirebilir.
Neo, her ne kadar otomatik selfie drone olarak tasarlanmış olsa da, ürüne dahil olmayan DJI kontrol cihazıyla da uçurulabiliyor. Hatta akıllı telefondaki DJI uygulaması üzerinden sanal joystick ile kontrol edilebiliyor ki bu da DJI için bir ilk.
Drone, WLAN ve denetleyici aracılığıyla uçmaya devam edebilir
Drone ile akıllı telefon arasındaki sinyaller daha sonra Wi-Fi üzerinden iletilerek 50 metre mesafeye ulaşıyor. Bir kontrol cihazı menzili altı kilometreye çıkarır, ancak bunun iki nedenden dolayı yapılmaması gerekir: Birincisi, pil kapasitesi onu tekrar geri uçurmaya yetmeyebilir.
Öte yandan drone'un görüş alanı dışına uçurulması yasaktır. Akıllı telefonunuzla kontrol ediyorsanız akıllı telefonunuzun mikrofonunu kullanarak drone videolarıyla ses de kaydedebilirsiniz. Drone, uygulama aracılığıyla sesle bile kontrol edilebiliyor, ancak yalnızca İngilizce veya Çince.
Sonuç: DJI, küçük Neo'ya, yalnızca üreticinin daha profesyonel cihazlarında bulunan pek çok teknolojiyi sığdırdı. Bu, onu kendi filmini çekmeyi sevenler için çok yönlü bir drone haline getiriyor.
Neo'nun video ve fotoğraf kalitesi diğer DJI modellerine pek uymuyor. Ancak sonuçlar hala çok etkileyici. Bu nedenle kullanıcılar arasında yer alması muhtemel olanlar sadece başlangıç seviyesindeki pilotlar değildir. Aynı zamanda birçok kişi için ikinci bir drone olarak da faydalı olacaktır.
Her şeye rağmen eleştirilecek noktalar var. MicroSD kart için yuva yoktur. Drone ayrıca, Instagram ve TikTok'taki videoları kullanmak için hedeflenen hedef grup arasında oldukça popüler olan dikey videoları da kaydedemiyor. Ve sonuncu ama en önemlisi, ses tasarımcıları Neo'da iyi bir iş çıkarmadı: ses, gürültülü bir eşek arısı sürüsü gibi rahatsız edici geliyor.
Thomas Heuzeroth Berlin'de işletme editörüdür. O rapor ediyor Tüketici- ve teknoloji konuları, Tüketici elektroniği Ve telekomünikasyon.
Son yıllarda birçok drone’u test ettik. Bu cihazların fotoğraf ve video kayıtları bu süre zarfında giderek daha iyi hale geldi. Her şeyden önce üreticiler, drone'larının uygun kontrolörlerle kontrol edilmesini giderek daha kolay hale getirdi. Ancak DJI, yeni Neo modeliyle bu durumu en uç noktalara taşıyor: Bu drone artık uzaktan kumandaya ihtiyaç duymuyor.
DJI Neo, Dolomites'te birkaç gün süren kapsamlı bir yürüyüşte bize eşlik etti. Bir drone uçuşu genellikle biraz çaba gerektirir. Öncelikle kullanıcının başlamak için uygun bir yer bulması gerekir.
Daha sonra pervane kolları katlanır ve drone çalıştırılır. İlgili kontrol cihazının da açılması ve ardından bir kablo aracılığıyla bir akıllı telefona bağlanması gerekir.
Şimdi, acil bir durumda otomatik olarak başlangıç noktasına geri uçabilmesi için cihazın yerini tespit edecek yeterli uydu bulmasını beklersiniz. Dağ yürüyüşüne çıkmak, katılan herkes için bir mola anlamına gelir.
DJI Neo çok daha az dikkat gerektirir. Avucunuzun içine yerleştiriyorsunuz ve drone üzerindeki bir düğmeyi kullanarak DJI'ın Quick Shot adını verdiği otomatik uçuş modunu seçiyorsunuz. Kısa bir geri sayımın ardından otomatik olarak başlar ve birkaç saniyeliğine uçuş manevrasını gerçekleştirir. Kullanıcıyı filme alıyor ve ardından otomatik olarak uzatılan elin üzerine iniyor. Bir drone uçuşu aslında daha kolay olamazdı.
DJI Neo birçok açıdan gerçekten olağanüstü. İlk kez kaldırdığınızda, kullanıcı ne kadar hafif olduğuna şaşırıyor – kusura bakmayın – çok hafif. 135 gram ağırlığıyla üreticinin açık ara en hafif drone'udur.
Aynı zamanda daha büyük bir ceket cebine de sığar. Aralarından seçim yapabileceğiniz altı farklı hızlı çekim sunar. Drone, kullanıcıyı sabit bir mesafeden kolaylıkla takip edebilir (Follow) ve belirli bir açıyla kullanıcıdan hızla uzaklaşarak havaya doğru (Dronie) hareket edebilir. Veya onun etrafında döner (Daire), dikey olarak yukarıya doğru uçar (Roket), onu resmin ortasında hareketsiz tutar (Spot Işığı) veya önünde uçar (Yön İzi).
Bunun gibi hızlı atışları bir kontrol cihazıyla manuel olarak uçurmak istiyorsanız, çok fazla pratik yapmanız gerekir. Drone'a yeni başlayanlar, oldukça profesyonel görünen video sonuçlarından daha da memnun kalacaklar.
4K çözünürlükte drone filmleri
Neo, saniyede 30 kare hızında yüksek 4K çözünürlükte film çeker ve sonucu 22 gigabaytlık dahili belleğinde saklar. Buradan bir USB-C kablosu kullanarak bilgisayara kopyalanabilir veya WiFi aracılığıyla akıllı telefondaki DJI uygulamasına taşınabilirler. Bu arada, kablosuz olarak şaşırtıcı derecede hızlı çalışıyor.
Yön İzlemeler haricinde tüm uçuş modları çok iyi, bulanık olmayan video sonuçları üretti. Yön takibi sırasında drone'a yaklaştığımızda oldukça sarsıntılı bir şekilde geri çekilmekten rahatsız olduk. Video daha sonra garip bir pompalama etkisi gösterdi.
DJI aslında kamerayla nesneleri takip etme konusunda oldukça fazla deneyime sahip. Aslında bu drone tamamen bunu yapmak için tasarlandı. Yalnızca kullanıcıyı kamera aracılığıyla yakaladığında otomatik olarak başlar. Bu nedenle drone kalkıştan önce uygun şekilde hizalanmalıdır.
Uçuş modları, örneğin daire çizerken daha büyük bir yarıçap istiyorsanız veya izleme modunda mesafenin daha büyük olmasını istiyorsanız, DJI akıllı telefon uygulaması kullanılarak hafifçe yeniden ayarlanabilir.
Ancak başlamadan önce bu ayarlara dikkat etmeli ve ortamın bunlara uygun olduğundan emin olmalısınız. Diğer modellerin aksine DJI, Neo'da engellerden kaçınma sensörlerinden tamamen vazgeçmiştir.
Bir ağaca olan mesafeyi yanlış hesapladık ve drone'un yeşilliklere doğru uçmasına izin verdik, bunun üzerine drone dört metre aşağıya düştü. Drone çok hafif olduğundan ve pervaneleri plastik korumayla çevrelendiğinden, herhangi bir sonuç olmadan düşmeden kurtuldu.
DJI Neo'yu 199 Euro'ya satıyor. En azından bu nedenle bazı sensörler eksik. Hafif olmaları ayrıca onları rüzgara karşı diğer modellere göre daha savunmasız hale getirir. Testimizde havada çok az stabilite gösterdi ancak görüntü sabitleme nedeniyle bu durum videolara pek yansıtılmadı.
Sadece rüzgar kuvveti 4'e kadar uçabiliyor. DJI uçuş süresini 18 dakika olarak belirtiyor ama gerçekçi olmak gerekirse daha çok 13 dakika gibi. Tek bir pil şarjıyla yaklaşık bir düzine hızlı çekim gerçekleştirebilir.
Neo, her ne kadar otomatik selfie drone olarak tasarlanmış olsa da, ürüne dahil olmayan DJI kontrol cihazıyla da uçurulabiliyor. Hatta akıllı telefondaki DJI uygulaması üzerinden sanal joystick ile kontrol edilebiliyor ki bu da DJI için bir ilk.
Drone, WLAN ve denetleyici aracılığıyla uçmaya devam edebilir
Drone ile akıllı telefon arasındaki sinyaller daha sonra Wi-Fi üzerinden iletilerek 50 metre mesafeye ulaşıyor. Bir kontrol cihazı menzili altı kilometreye çıkarır, ancak bunun iki nedenden dolayı yapılmaması gerekir: Birincisi, pil kapasitesi onu tekrar geri uçurmaya yetmeyebilir.
Öte yandan drone'un görüş alanı dışına uçurulması yasaktır. Akıllı telefonunuzla kontrol ediyorsanız akıllı telefonunuzun mikrofonunu kullanarak drone videolarıyla ses de kaydedebilirsiniz. Drone, uygulama aracılığıyla sesle bile kontrol edilebiliyor, ancak yalnızca İngilizce veya Çince.
Sonuç: DJI, küçük Neo'ya, yalnızca üreticinin daha profesyonel cihazlarında bulunan pek çok teknolojiyi sığdırdı. Bu, onu kendi filmini çekmeyi sevenler için çok yönlü bir drone haline getiriyor.
Neo'nun video ve fotoğraf kalitesi diğer DJI modellerine pek uymuyor. Ancak sonuçlar hala çok etkileyici. Bu nedenle kullanıcılar arasında yer alması muhtemel olanlar sadece başlangıç seviyesindeki pilotlar değildir. Aynı zamanda birçok kişi için ikinci bir drone olarak da faydalı olacaktır.
Her şeye rağmen eleştirilecek noktalar var. MicroSD kart için yuva yoktur. Drone ayrıca, Instagram ve TikTok'taki videoları kullanmak için hedeflenen hedef grup arasında oldukça popüler olan dikey videoları da kaydedemiyor. Ve sonuncu ama en önemlisi, ses tasarımcıları Neo'da iyi bir iş çıkarmadı: ses, gürültülü bir eşek arısı sürüsü gibi rahatsız edici geliyor.
Thomas Heuzeroth Berlin'de işletme editörüdür. O rapor ediyor Tüketici- ve teknoloji konuları, Tüketici elektroniği Ve telekomünikasyon.